Geleceğin Bilgisayarları: Kuantum Bilgisayarlar
Kuantum bilgisayar nedir?
Kuantum bilgisayar tanım gereği bilgisayarım işlemlerini kuantum fiziği temellerine dayalı olarak yapan ve bu sayede klasik bilgisayarların ulaşamayacağı işlem gücüne ulaşabileceği varsayılan sistemlere deniyor.
Bir başka deyişle, Kuantum bilgisayarlar, kuantum mekaniğini kullanan bilgisayar türü ve herhangi bir sıradan bilgisayardan çok daha yüksek ve verimli işlem gücüne sahip.
Oda büyüklüğündeki bilgisayarlardan yeni nesil bilgisayarlara...
Bilgisayarlar hiç şüphesiz zaman içerisinde oldukça gelişti. İlk olarak 20. yüzyılda üretilen bilgisayarlar neredeyse bir oda büyüklüğündeydi ve çok fazla güç tüketiyordu ancak 21.yüzyıla gelindiğinde taşınabilir, daha küçük boyutta ve pille çalışabilen bir şekle dönüştüler.
Son zamanlarda ise karşımıza mevcut klasik bilgisayarlardan çok daha fazla güçlü ve gelişmiş yeni çeşit bir bilgisayar türü çıkıyor: Kuantum Bilgisayarlar.
Ne işe yarayacak?
Her bir potansiyel cevap için aynı anda hesaplama yapan bilgisayarlardan söz ediyoruz. Milyarlarca, desilyonlarca ihtimali aynı anda hesaplayan bilgisayarlar. İhtimal sayısı arttıkça, klasik bilgisayarlara kıyasla daha çok zaman kazandıran bilgisayarlar. Yani kullanım alanlarının kesinlikle sınırları yok!
Gelişmiş bir kuantum bilgisayar, evren simülasyonlarını çalıştırabilir. Hiç bilmediğimiz dünyalar hakkında verileri bu bilgisayarlarla işleyerek, neye benzedikleri hakkında bize fikir verebilir. Kuantum bilgisayarlar, gelecekte sanal dünya mimarilerinde kullanılabilir.
Fikrin kökeni ne zamana dayanıyor?
1981 senesinde kuantum bilgisayar fikrini Paul Beniof, Max Planck’ın enerjinin sürekli olmadan kesikli değerlerde yer alan m, n, k enerji kuantlarıyla salındığının ortaya atıldığı düşüncesinden teoriye dönüştürerek elde etti.
Kuantum fiziğinde gelişmeler yaşanması ve teknolojik gelişmelerin artması sonucu günlük hayatta kuantum bilgisayarların kullanılma fikri yaygınlaştı. Bu bilgisayarlar enerjiyle maddeyi birlikte ele alıyor ve atom ve atom altı dengesinin de altında ifade etmeyi kuantum teorisinin ana ilkeleri çerçevesinde amaç ediniyor.
“Kuantum konusunun öncülerinden Charles Bennett, kuantum bilgisini rüyalarda elde ettiğimiz bilgiye benzetiyor. Bir rüya gördükten sonra uyandığınızda bunu bir başkasına anlatırsanız bir süre sonra rüyanın kendisini değil de anlattıklarınızı hatırlamaya başlarsınız. O yüzden rüyaları anlatmak ve daha sonra da bunları yorumlamak herkesin harcı değildir ve çok dikkatli olunması gerekir.” diyor videosunda Barış Özcan.
Peki ya siz ne düşünüyorsunuz?